Her insan, tehlike olarak algıladığı düşünce, duygu ve durumlardan korunmak için farkında olmadan savunma mekanizmalarını kullanır. Ancak her ne kadar koruma amacı taşısa da savunma mekanizmaları fazla kullanıldığında değişimin ve gelişmenin önündeki engele dönüşebilir.
Duvar örmek ya da yel değirmeni yapmak metaforları bu durumu çok güzel ifade ediyor; yani kendimizi yeniliklere karşı koruma altına almak ya da yeniliği gelişim için avantaja çevirmek…
Yenilikten korkmak, çoğu zaman yeni durumlarla nasıl başa çıkacağımızı bilememe, başaracağımıza inanmama gibi bazı yanlış inançlardan kaynaklanır. Bu korku, bizi konfor alanımızda kalmaya zorlar ve gelişimimizi engeller.
Savunma mekanizmalarınızı tanımak ve farkında olmak değişim ve yeniliklere daha açık olmanın ilk adımıdır. Kendimizi koruma içgüdüsünü tamamen bırakmadan, bu mekanizmaları daha bilinçli ve dengeli bir şekilde kullanmak, hayatımızda olumlu değişimler yapmamıza olanak tanır.
Değişimler, eksik yanlarımızı görmemize ve yeni beceriler edinmemize olanak tanıyan fırsatlardır. Bu nedenle değişimi bir öğrenme ve büyüme fırsatı olarak görmek gelişmek için atılan en önemli adımdır.